31.8.09

Çak !

Kahve molası..

Biliyorum sevmeyeceksin bunu ama artık değişmeyeceğim sanırım..
Aslında dikkatle bakarsan her şey eskisinden çok farklı.. :)

Bunu seviyorum..

Edit Büdüt : Mola bitti !

.

aslında her şeyi ne kadar da kolay kabul ediyorsun, mücadelen sadece iki dakika, sonrası umursamazlık, sonrası vurdumduymazlık.. sonrası sen ve soru işaretleriyle kalan ben..
sana uzun uzun yazılar yazmak istiyorum, ama anlarsın diye korkuyorum. nasıl olduğumu, nasıl olduğunu, nasıl olduğumuzu anlarsın diye korkuyorum. yine de seni üzmek istemiyorum, bilakis gönül bu, hep mutlu olmak ister, mutlu olmanı ister. benle, bensiz..

elimi uzatsam tutar mıydın?

yoksa her zamanki gibi yine yanlış anlayıp kaçar gider miydin? sonra yıllar sonra geçmişe dönüp hatırlar mıydın? 'elini bana uzat-ma-mıştın aslında' diyebilir miydin?

sen derdin. bense..

elimi hep sana uzattım..

çalıyor >> snow patrol - chasing cars
'just know that these things will never change for us at all..'

30.8.09

breakfast at tiffany's

"you know what's wrong with you? you're chicken, you've got no guts. you're afraid to stick out your chin and say, 'okay, life's a fact, people do fall in love, people do belong to each other, because that's the only chance anybody's got for real happiness.' you call yourself a free spirit, a 'wild thing' and you're terrified somebody's gonna stick you in a cage. well baby, you're already in that cage. you built it yourself. annd it's not bounded in the west by Tulip, Texas, or in the east by Somali-land. it's wherever you go. because no matter where you run, you just end up running into yourself.. "


"J

20.8.09

Minik Balıklar

Sürekli yeni bir şeylere karar vermenin zorluğunu yaşıyorum.. Bir gün bunu yapmalıyım derken, öbür gün tam tersi olmalıydı diye düşünüyorum. Karar vermek bir yerde insanı acizleştiriyor sanırım. Üstüne yapamadıkların da gelince akla, hiç de mutlu olmadığını görüyorsun. Yeni baştan, her şeye yeniden karar vermen gerekiyor gibi hissediyorsun.

İşte her zamanki gibi dün de yine bir karar aşamasına geldim, önemli olduğunu düşündüğüm ama bir türlü uygulayamadığım kararlarıma birkaç yenisini daha ekledim. Kendime mi inanmıyorum bilmiyorum, sanırım öyle, ama bu gidişle bunu da başaramayacağım. Korktuğum şey başkalarının üzülmesi mi onu da bilmiyorum. Hani her şey peri masallarındaki gibi olsa diye düşündüğüm bile oldu ya da en azından bir yıldız kaysa ve dilek dilesem, olsa.. Belki o zaman ümidimi yeniden kazanırım.

"Ümit mi? Ümit en son kötülüktür!
..Pandora'nın kutusu açılıp, Zeus'un içinde sakladığı bütün kötülükler dünyaya saçıldığı zaman, orada son bir kötülük kaldığından kimsenin haberi olmamıştı: Ümit. O zamandan beri, insanlar yanlışlıkla kutuyu ve içindeki ümidi iyi şans olarak yorumladı. Fakat Zeus'un arzusunun, insanların, kendilerini işkenceye teslim etmeleri olduğunu unuttuk. Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır."

Dün denizde sürü halinde dolaşan minnacık balıklar gördüm, para gibi parlıyorlardı, seyredaldım. Elimi suya daldırır daldırmaz kaçıştılar, bir tanesine dokunabilsem belki o zaman tekrar inanırdım kendime.. :)

Edit Büdüt : Duygusuz yazı dizime bir yenisini daha ekledim, belki görürsen diye diyorum.. Hiç de duygu uyandırmıyorum :p
 

J's Süpernova !